Fenerbahçe Teknik Direktörü Jose Mourinho, basın toplantısında gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Deplasmanda ya da içeride baskı farkının oluşup oluşmadığı yönündeki bir soruya Mourinho, herhangi bir fark görmediğini, sadece son Süper Lig maçının kaybedilmesinin ardından bir baskı oluştuğunu, ancak sonrasında Avrupa ve lig maçında aldıkları iki galibiyetle sonuçlandırdıklarını söyledi.
‘Milli aralar hoşuma gitmiyor’
Milli takımlara çok oyuncu gönderdiklerini ve kalan 6-7 oyuncuyla milli arada bir planlama yapamadıklarını belirten Jose Mourinho, şunları söyledi:
"Elimizde çalışmaları burada sürdürecek oyuncu olmayacak. Çoğu oyuncumuz milli takımlarına gidiyor ve dolayısıyla o dönemde pek fazla bir şey yapamıyoruz. Hiçbir şey yapamıyoruz. Elimizde sadece 6-7 tane milli takıma çağırılmayan oyuncu oluyor, bir de milli takımı bıraktığı için Tadic oluyor. Dolayısıyla takımı geliştirmek anlamında o dönemde yapabileceğiniz bir şey yok zaten.
Milli takımdan oyuncular döndükten sonra da 3 gün sonra bir maçımız olacak. Avrupa maçımız var. Dolayısıyla milli aralar bizler için pozitif değil, hatta negatif oluyor diyebiliriz. Üstüne milli haftadan sonra Avrupa maçımız var. Bu da bir hafta daha maç oynayacağız anlamına geliyor. Çünkü benim hoşuma giden bir şey değil."
‘20 kere topa dokunmaya, 10 kere topu sürmeye gerek yok’
Çalıştıkça geliştirecekleri çok fazla şey olduğuna dikkati çeken Mourinho, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Öncelikle bunlardan bir tanesi, oyuncuların benim istediğim konsepti anlamasıdır. Çünkü çoğu oyuncu şunu anlamıyor; dünyadaki en iyi oyuncular her zaman topa 1 veya 2 kere dokunur. Kostic'in çok iyi anladığı şeyi anlamıyorlar. Çok basit bir orta yaptı ve gol... 20 kere topa dokunmaya, 10 kere topu sürmeye gerek yok. Futbol basit bir oyundur ve dünyadaki üst seviye oyuncular her zaman 1-2 kere topa dokunur. Bazı oyuncular bireysel kalitesiyle oyunu öldürmeyi bilirler ama öncesinde pozisyonel anlamda işleri doğru yapmanız gerekir.
‘Devre arasında çok sinirliydim’
Maçın devre arasında çok sinirliydim. İkinci yarıda pozisyonel anlamda daha iyiydik, daha disiplinliydik. Dolayısıyla oyuncular yapmak istediğimiz şeyleri anlayınca ve basit oynamaya başlayınca ikinci yarıda takım çok daha iyi bir görüntü sergiledi."
Laptop protestosuna açıklık getirdi
Mourinho, karşılaşma sırasında yayıncı kuruluşun kamerasının önüne laptopunu koyma konusundaki soruya da şu yanıtı verdi:
"Yabancı ya da Türk VAR hakemi olmuş ya da olmamış fark etmez. Benim istediğim tek şey, VAR hakemlerinin, orta hakemlere doğru karar alabilmesi için yardım edebilmeleri. İlk yarıdaki yaşanan gol çizgisiyle ilgili o pozisyonda analizimle laptopu benim önüme koymuştu ve bizim görmüş olduğumuz açıda sol bek oyuncusu baktığımız zaman ofsayt yoktu. Ben de taktik kameradan olan, tam sahayı gördüğümüz açıyı oraya koydum. Tek bir kelime etmedim o sırada, bir baskı yapmadım.
Kararlarına genel olarak baktığınız zaman aslında çok fazla soru işareti oluşturabilecek kararı var. Birinci dakikadan itibaren Dzeko'nun bir tane mümkün olan penaltı pozisyonu vardı, aynı zamanda yüzüne gelen bir dirsek ve ikinci sarı kart pozisyonu vardı, verilmeyen golü vardı. Dolayısıyla çok fazla şüpheli soru işareti oluşan çok fazla kararı vardı. Ben bunun hakkındaki yorumu size bırakıyorum. Ben orada sakince, sadece tepkimi gösterdim. Hakem de bana sarı kart göstermeyi tercih etti ama bir sıkıntı yok."
‘Alex geleceği olan genç bir teknik direktör olduğunu gösterdi’
Stadın atmosferinin güzel olduğunu söyleyen tecrübeli teknik adam, şöyle devam etti:
“Stadyum güzeldi. Zemin harika değildi ama kötü de değildi. Alex takımını iyi hazırlamış. Çok sert ve iyi oynadılar, çünkü savunma yaptılar. Stratejik olarak çok güçlü ve iyilerdi. Kendisi geleceği olan genç bir teknik direktör olduğunu gösterdi. Umarım, Alex bir gün Fenerbahçe'nin teknik direktörü olur. Bugün kazanmak için oynadık. Çekişmeli bir maçtı.”
‘Gol çizgisi teknolojisinin çok önemli olduğunu düşünüyorum’
Maçın başındaki gol pozisyonu hakkında gelen bir soruya da Mourinho, şu yanıtı verdi:
"İngiltere'deki insanlar eğer bir maç izledilerse belki şu anlamda garip gelmiş olabilir; gol çizgisi teknolojisinin olmaması. Çünkü bunun çok önemli olduğunu düşünüyorum ki maçın daha ilk dakikasından itibaren şüpheli durumlara sebebiyet vermesine yönelikti.
Türk futbolunun da buna ihtiyacı var. Eğer mümkünse, mümkün olduğu kadar çabuk bu teknolojinin Türk futboluna gelmesi gerektiğini düşünüyorum. Türk futbolu bir adım daha yukarı çıksın. Çünkü bu, Avrupa'da neredeyse her ülkede var olan bir teknoloji. Taraftar olarak baktığında hem bizim taraftarlarımız, hem Antalya taraftarları gayet iyilerdi."
‘maç sonunda teknik direktörler yorgun gözükebilir’
Yorgun gözüktüğüyle ilgili de değerlendirmelerde bulunan 61 yaşındaki teknik adam, şöyle konuştu:
"Ben öyle hissetmiyorum. Belki öyle gözüküyor olabilirim ama yorgun değilim. Dün çok uyuyamadım, çünkü otelin etrafında büyük bir parti vardı. Yüksek sesle müzik ve lazerler vardı. Dolayısıyla belki çok iyi bir parti olmuş olabilir ama ben 02.00'den önce uyuyamadım. Bu sebepten dolayı yorgun gözüküyor olabilirim.
Oynamış olduğumuz her 90 dakikada, evet belki ben koşmuyorum, zıplamıyorum, topa vurmuyorum ama ben de oyuncularımla saha kenarında o maçı oynuyorum. Dolayısıyla maç sonunda teknik direktörlerin yorgun gözükmesi mümkün olabilir."
Serhat Akın'ın vurulması olayı
Mourinho, Fenerbahçeli eski futbolcu Serhat Akın'ın ayağından vurulması olayının sorulması üzerine de, “Vurulma olayıyla ilgili bilgim yoktu. Umarım kendisi iyidir. Haberleri takip edemedim” ifadelerini kullandı.
